Dezavantajları nedeni ile PC ve audiophile kelimelerini bir araya getirmek kabul görmeyebiliyor. Bu yazı, bunun nasıl mümkün olabileceği konusundaki görüşleri içeriyor.
Müzisyenin performansı kayıt edilmiş bir ortamdan kulağımıza ulaşırken, master kayıtın yapılması, bunun dağıtılabilecek bir ortama aktarmak ve sonra bu ortamdan dinleme süreci bir çok çevirim ve bozulma içerir. Daha az çevirim, daha az hata düzeltme, daha saydam, dinamik ve gerçekçi bir ses üretir.
Müzik dinlediğimiz “audiophile” sistem de halkadaki en zayıf zincir kadar güçlüdür. Şimdi “PC-Audiophile” dediğimizde, PC’nin kendisi bu bakımdan pek iyi bir üne sahip değil. PC, iyi bir zamanlama/clock sinyali üretemiyor, iyi bir güç kaynağına sahip değil, kasa içinde sinyal kirliliği/enterferens var…
Biz dinleyiciler, zincirin “tekrar çalma” kısmına çeşitli noktalardan müdahale edebiliriz ve bunun için servet ödemek gerekmiyor.
- Galvanik İzolasyon: PC’nin dahili sayısal-analog çevirim devreleri yerine harici bir DAC kullanmak ve DAC’ın PC ile arasında Galvanik İzolasyon bulunması. Galvanik izolasyon DAC ve ona USB ile bağlı PC arasında bir iletken bulunmaması anlamına geliyor. Detaylı açıklama için buraya. Galvanik izolasyon PC kaynaklı gürültü, jitter gibi hastalıkların tedavisi için.
- Asenkron Bit Perfect bağlantı: DAC ile PC arasında USB portundan asenkron bit-perfect bağlantı olduğunda DAC kendi zamanlama (clocking) sinyalini refereans alır. DAC’ın kendi ön belleği mevcuttur. PC’den gerektikçe veri çeker. Böylece PC’nin zamanlamasından daha iyisini kullanmış olursunuz.
- Özel Tasarlanmış Sürücüler (driver): Windows gibi bir işletim sistemi kaliteli ses önceliği ile tasarlanmadığından ses sinyali yolu üzerinde birçok gereksiz işlemler, basamaklar içerir. DAC ve PC bağlantısında özel tasarlanmış sürücüler kullanarak işletim sistemindeki gereksiz ses basamakları atlanarak ses kalitesi arttırılabilir.
- İşletim Sistemi Optimizasyonu: Windows gibi bir PC işletim sisteminde müzik dinleme ile ilgisi olmayan bir çok servis çalışır. Gereksiz servislerin manuel olarak veya bir optimizasyon yazılımı (örnek: Fidelizer 6.0) ile kapatılması ses kalitesini iyileştirir.
- DAC’ın analog çıkışı en kısa yoldan hoparlöre gitmeli: DAC’tan çıkan analog ses analog bir amplifikatör üzerinden doğrudan hoparlörlere gitmelidir. Araya ikinci bir analog-sayısal çevirimi uygulanmamalıdır. Örneğin, DAC çıkışının sayısal bir amplifikatöre (class-D) yada ev tiyatrosu amplifikatörünün DSP devrelerinden geçmesi…
- I2S (Inter-IC Sound, Integrated Interchip Sound, veya IIS): DAC-PC bağlantısında USB’den daha kestirme bir yol I2S arabirimini kullanmaktır. Elektriksel seri bir veri yolu olan I2S sayısal ses cihazları arasında PCM iletimi için kullanılır. I2S veri yolunda zamanlama ve veri sinyalleri ayrıldığı için daha az “jitter” oluşur. Yalnız, I2S portlarını PC’lerde görmüyoruz. Daha çok DIY (do it yourself – kendin yap) projeleri için uygun kartlar mevcut. Eğer elinizdeki DAC I2S destekliyor ve bunu PC USP portuna bağlamak isterseniz I2S-USB arabirimlerinden faydalanılabilir. Bir örnek burada.
Burada PC kaynaklı bir ses sisteminde dikkat edilmesi gerekli bazı konuları özetledik. Bunlar dışında, müzik dinlediğiniz odanın özellikleri, amplifikatör, hoparlör, kablolar ve dinlediğiniz müzik dosyalarının yüksek çözünürlüklü ve kaliteli kayıtlar olması gibi bir çok unsur müzik dinleme deneyiminize etkide bulunuyor.
