• Okuduklarımdan, seyrettiklerimden aldığım notlar, izlenimler, incelemeler…

High Fidelity Pure Audio (HFPA)

Sevdiğiniz bir albüm var ve onun en iyi formatta müzik arşivinizde bulunmasını istiyorsunuz. Albüm çıktığı zaman kasedini aldınız: Sonra LP olarak çıktı – aldınız. CD’si çıktı – aldınız. Konser DVD’si çıktı – aldınız. Daha kaliteli olur diye SMH-CD çıktı – aldınız. Daha yüksek çözünürlüklü olsun dediniz DVD-Audio olarak aldınız. SACD çıktı; “acaba?” dediniz – aldınız. Bu arada, aynı albümün 2000 bilmem kaç yılı “remaster” sürümü çıktı. Onu da aldınız… Aferin. Müzik endüstrisi yakında size plaket verecek.

Ehh, ben de, kristal olmasa bile ahşap üzerine metal plaket haketmiş sayılırım. Tamam abartıyorum. Ama, sonuçta ortada bir tek kayıt var. Tamam, aynı kaydın sonra re-master’ı da çıkabilir veya sanatçı yıllar sonra yeni bir yorum da yapabilir – o ayrı. Ama endüstri değişik formatlarla aynı kaydı süsleyerek (farklı format, albüm kitapçıkları, resimler, şarkı sözleri filan…) tekrar tekrar size sunar. Sizin göreviniz satın almak, tüketmek. Eşek aynı eşek; şimdi kahverengi, sonra beyaz, sonra siyah, sonra beyaz üzerine siyah çizgili… Kayıt aynı kayıt. Tabi bu farklı formattaki kayıtlar kendilerine has bir ses imzası (sonic signature) taşıyabilir. Yani kayıt aynı olmasına rağmen dinlerken farklılıklar hissedilebilir. Odyofiller de doğal olarak hangisinin daha iyi olduğunu merak ederler.

532x406_High_Fidelity-370x280Buyrun, bir de High Fidelity Pure Audio (kısaca HFPA) var… High Fidelity Pure Audio (HFPA) aslında 2013’te Universal Music Group tarafından ortaya atılan bir pazarlama insiyatifi. Sadece “ses” içeren Blu-ray optik disklerden bahsediyoruz. Kompakt Disk’e alternatif olarak tasarlanmış, DVD-A ve SACD ile benzer amaç taşıyor: yüksek çözünürlüklü müziği perakende ortamında tüketiciye ulaştırmak. Yeni bir teknolojiden çok bir pazarlama insiyatifi sözkonusu.

HFPA, 24bit/96kHz veya 24bit/192kHz PCM olarak kayıt edilmiş. Dolby True HD veya DTS-HD Master Audio, kayıpsız (lossless) seçenekleri de mevcut. Normal olarak bu diski çalmak için bir Blu-ray veya universal oynatıcı lazım. Daha az normal yöntem rip edip bilgisayardan çalmak.

Çözünürlük parametresi dikkate alınarak diğer formatlarla karşılaştırıldığında:

  • CD: 16bit/44,1kHz – yaklaşık 737MB kapasiteye 74-80dk stereo müzik.
  • DVD-Audio: 8,5GB kapasiteye, stereo olarak en fazla 24bit/192kHz çözünürlüğü sığıyor. Çok kanal sözkonusu olduğunda en fazla 24bit/96kHz mümkün. Detay için buraya.
  • SACD: 4,7GB kapasiteye, 1bit/2,8224MHz (DSD64) 6 kanal müzik.
  • HFPA/Blu-Ray: 25GB (50GB dual layer), 24bit/192kHz çözünürlük ve en fazla 6 kanal müzik.

Bu formatlara arasında veri depolama kapasitesi bakımından büyük farklar olduğu aşikar. Ses kalitesi bakımından, CD ile karşılaştırıldığında, DVD-A, SACD ve HFPA (Blu-ray) ile açık olarak daha fazla detay duyulabilir. DVD-A, SACD ve HFPA arasında bir karşılaştırma yapılırsa duyulan farklar biraz daha az ve kişisel tercihler de birbirinden farklı olabilir.

Kaydı perakende olarak tüketiciye ulaştıran formatlar değişebilir. Ama asıl iş orjinal master kaydın kendisinde bitiyor. Şunu akıldan çıkartmamak gerekir: bu formatların hepsi orjinal kayıt kalitesi ile sınırlı. Örneğin, orjinal olarak analog teypten 24bit/96kHz ile sayısala aktarılmış bir kaydı, ister 24bit/192kHz HFPA Blu-ray formatında dinleyin, ister 1bit/2,8224MHz DSD64’e çevrilmiş SACD olarak dinleyin, “büyük” bir ses kalitesi farkı duymazsınız. Evet, yukarı örnekleme biraz daha iyi bir etki sağlayabilir ama hiç bir zaman orjinal olarak 24bit/192kHz veya DSD64 yapılmış bir kayıdın tadını vermez.

Müzik çok hoşunuza gidiyordur ve beyniniz bu farklara bakmaz bile – o da ayrı. Zaten onun için çok sayıda insan, mp3 veya iTunes ile mutlu değil mi? Ha şimdi bir de yüksek çözünürlüklü streaming hizmetleri var. Ama kolleksiyoncuya çok uymaz.

Kişisel düşüncem, aynı kaydın değişik formatlardaki sürümlerine mali kaynak ayırmak yerine orjinal stüdyo kaydını dosya olarak internetten indirmekten yana – yasal yollardan tabi. Bilgisayardan müzik teknolojisi doğru altyapı ile çok iyi ses kalitesi sağlayabiliyor. Bu ses ile mutlu olabilmek ön şart. Ayrıca, optiğe, plastiğe, kağıda para vermeye de gerek yok. Zaten düzgün yapılmış bir sayısal kayıt satın aldığınızda yanında daha önce kağıt olarak aldığınız albüm dokümanları PDF dosya veya JPEG dosya olarak geliyor. Yoksa, “bayram, kandil tebriği – hani telefon ile aramak bir yana – SMS veya Whatsapp’dan olsun, “dijital” çağa ayak uyduralım, ama albüm kapağı söz konusu olunca analogtan şaşmam…” diye bir prensip yoksa tabi 🙂

Belki de yukarıda saydığım formatlardan sadece birini aldınız ve onunla da yıllardır mutlusunuz, gözünüz başkasını görmüyor. O zaman ne mutlu size.

Yorum yapın:

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.